Logo
Print this page

Hava Kirliliği Alarm Veriyor

Hava kirliliği Makedonya’yı tehdit etmeye devam ediyor. Ülke genelinde fabrika ve diğer sanayi işletmelerinin filtreleme sistemlerinin yetersiz olması hatta bazı fabrikaların filtresiz faaliyet göstermeleri hava kirliliğinin ciddi boyutlara ulaşmasına neden oluyor. Çevre Bakanlığı’nın verdiği bilgilere göre ülkedeki araç sayısının fazla olması ve odun kömür kullanımın hala yaygın olması da hava kirliliğinin artmasında etkili olan faktörler arasında yer alıyor.

Hava kirliliği bakımından tehlikede olan şehirlerin başında Üsküp ve Kalkandelen geliyor. Bakanlık, Kalkandelende 1 Ocak 2014 tarinden 5 Ekim tarihine kadar olan zaman diliminin inceledi. Buna göre PM10 konsantrasyonu 224 gün, kritik sınır olan 50 mikrogramın üzerinde oldu, bu süre içerisinde Kalkandelen’lilerin nispeten temiz havaya sahip olduğu gün sayısı ise sadece 53. Öte yandan Dünya Bankası verileri, Makedonya’da hava kirliliğinin ne dereceye vardığı konusunda dikkat çekici bilgiler içeriyor. Yapılan araştırmalarda Makedonya vatandaşları hava kirliliğine maruz kalan ülkeler arasında Avrupa’da birinci sırada yer alıyor. Makedoya’nın ardından Sırbistan, Romanya, Bulgaristan ve Malta gelmekte. Hava kirliliğinin ciddi boyutlara varması üzerine hem hükümet ve siyasi partiler hem de sivil  toplum kuruluşları alınması gereken önlemleri tartışmaya başladı. Bu çerçevede Üsküp ve Kalkandelen’de  hava kirliliğine sebebiyet veren ve yükümlü oldukları filtre takma işlemlerini tamamlamayan fabrikaların faaliyetlerinin durdurulması gündeme geldi. Ayrıca, hava kirliliği sorunu ile daha ziyade boğuşan şehirlerde toplu taşımacılığın teşvik edilmesi de alınacak önlemler arasında olacak. Muhalefet partileri ise hükümeti hava kirliliği ile mücadelede etkin olmamak ve geç davranmak ile suçluyor..

 

 

Makstil faaliyetlerini durdurdu.. Yugohrom ek süre istiyor...

 

Çevre Bakanlığı’ndan verilen bilgilere göre hava kirliliğinin 1/3'ü endüstriyel faaliyetlerden geri kalan kısmı ise araçlardan ve hanelerden kaynaklanıyor. Çevre Bakanlığı ülkedeki hava kirliliğine karşı önlemler almaya devam ediyor. Bakan Nurhan Neziri, Kalkandelen’de bulunan Yugohrom ve Üsküp’te bulunan Makstil fabrikalarının havanın kirlenmesinde büyük pay sahibi olmaları nedeniyle kapanmalarının söz konusu olabileceğini ifade etmişti. Bu nedenle fabrikalara gerekli filtreleme çalışmalarını yapmaları için 1 Kasım 2014 olarak bildirilen son tarih de doldu. Sürenin dolmasının ardından Makstil faaliyetlerini durdurdu, Yugohrom ise sürenin uzatılması talebinde bulunuyor. Geçtiğimiz hafta Kalkandelen Belediyesi’nde hava kirliliğinin ele alındığı oturumda söz alan BDİ milletvekili Eyüp Rustemi, parti olarak hava kirliliği ile mücadele konusunda kararlılıkla çalıştıklarını ifade etti. Yugohrom ve Makstil gibi fabrikaların Çevre kirliliğine neden olan en önemli faktörlerden biri olduğunun altını çizen Rustemi, “ Hükümet olarak bu fabrikalara filtre takmaları için süre verdik. Çünkü, kanunlara göre söz konusu fabrikalar filtre takmak zorundalar. Fakat, bu yükümlülükler ya hiç yerine getirilmedi yada kısmen yerine getirildi. Burada kanunların gerektirdiği yaptırımların uygulanması gerekir. Çünkü kanunlar herkes için geçerlidir. Burada bir ayrıcalığın olması söz konusu değildir.” diyerek yaptırım sinyalini vermiş oldu.

 

 

Hava kirliliği insan sağlığını nasıl etkiliyor?

 

Hava kirliliği bir çok sağık sorunlarına neden oluyor. Özellikle Partikül maddelerin fiziksel yapısı ve kimyasal kompozisyonu sağlık açısından oldukça önemlidir. Kanser yapıcı organik kimyasallar (PAH, dioksin, furan gibi) içeren partikül maddeler sağlık açısından çok tehlikelidir. Birçok farklı bileşenden oluşmuş olan partikül maddeler akciğerdeki nemle bileşerek aside dönüşmektedir. PM10, akciğere kadar ulaşıp, kanın içindeki karbon dioksitin oksijene dönüşümünü yavaşlatmakta bu da nefes darlığına neden olmaktadır. Bu durumda oksijen kaybının giderilebilmesi için kalbin daha fazla çalışması gerektiğinden dolayı kalp üzerinde ciddi bir baskı oluşturmaktadır. Partikül maddelerin sağlık üzerindeki olumsuz etkileri bunlardan ibaret değildir.

 

Verilere göre son beş yıl içerisinde kanser vakalarındaki artışta Üsküp dikkat çekiyor. Geçtiğimiz yıl Üsküp’te 2012 yılı ile karşılaştırıldığında kanser vakalarının 800 adet daha fazla olduğu tesbit edilmiş durumda. Üsküp'te kanser vakalarının artışı şehirdeki mevcut hava kirliliğine bağlanıyor. Scoop Macedonia adlı sivil toplum kuruluşunun yayınladığı araştırmaya göre hava kirliliği alarm veriyor ve ülkedeki nüfusun 2/3'ü hava kirliliğinden etkilendiği ifade ediliyor. Sağlık uzmanlarının verdiği bilgilere göre kirli hava soluyan insanlarda, burnun koku alma duyusunda azalma, havadaki oksijen miktarı azaldığı için kemiklerin gelişiminde yavaşlama, kalp ve solunum yolları rahatsızlıklarında artış, havadaki oksijen miktarı azaldığı için yorgunluk ve uykusuzluk görülüyor. Sağlık bakanlığı ve Halk Sağlığı Kurumu’nun yaptığı açıklamalarda, yoğun hava kirliliği nedeniyle çocukların, yaşlıların, kronik kalp ve akciğer hastalarının yüksek risk altında olduğunu ifade edildi. Dışarıda çalışmak durumunda olanların ise çalışma sürelerini olabildiğince asgariye düşürmeleri uyarısı yapıldı.

 

 

Ana Muhalefet Partisi SDSM hava kirliliği için acil çözümler öneriyor...

 

 

Hava kirliliğinin ciddi boyutlar ulaşması ile birlikte her kesimden konu ile ilgili çözüm önerileri gelmeye devam ediyor. Son olarak geçtiğimiz hafta muhalefetteki Sosyal Demokratlar Birliği (SDSM) hava kirliliğinin azaltılmasına yönelik iki radikal çözüm önerisinde bulundu. SDSM adına basın açıklaması yapan Damiyan Mançevski, " Hava kirliliği konusunda atılması gereken adımlardan ilki, Üsküp'te yaşayan vatandaşlarımıza ısınma için daha temiz enerji kaynaklarının sağlanması adına, belediyenin bu alana yönelik sübvansiyonlarını artırmasıdır. İkinci önerimiz ise, Üsküpte şehir içi toplu taşıma araçlarının ücretsiz olmasıdır. Fakat, geç olmadan bu konuda gereken adımların ivedilikle atılması gerekmektedir.” dedi. Hava kirliliğini önleme ve azaltmaya yönelik çalışmaların büyük bir bölümünün 2015 yılında başlatılacağına dikkat çeken Mançevski, Makedonya'nın bu konuda beklemek için fazla zamanının kalmadığını, aksi takdirde ülkede ağır ekolojik felaketlerin yaşanabileceğini söyledi.

 

Partiküler Maddeler (PM10 ve PM2.5) ne anlama geliyor..?

 

Partiküller aerodinamik çapları uyarınca tanımlanmaktadırlar, örneğin PM10 (aerodinamik çapları 10 µm den daha küçük olan partiküller) veya PM2.5 (aerodinamik çapları 2,5 µm den daha küçük olan partiküller). PM’in temel komponentleri sülfatlar, nitratlar, ammonia, sodium klorit, karbon, mineral tozları ve sudur. Madde, havada askıda bulunan organik ve inorganik maddelerin katı ve sıvı partiküllerinin bir kompleks karışımıdır.

 

PM10 genellikle toprak kabuklu malzemeleri ile karayolu aracı ve endüstriyel tesis tozu içermektedir. PM2.5 ise ikincil derecede oluşmuş aerosoller, yanma partikülleri ve tekrar kondense olmuş organik ve metalik buharlardan oluşmuştur. Partiküler maddelerin asit komponentleri genellikle ince partiküller şeklinde oluşmaktadır.

 

Alıntı: Zaman Makedonya

Last modified onFriday, 07 November 2014 14:04
Telif Hakkı 2005-2015 © Vrapciste.COM. Vrapçiştenin Resmi Web Sitesi!